30 Aralık 2012 Pazar

Fikir annesi yeni yıl dilekleri


Yeni yetme bir anne olarak bu yıl ne dilerim ki :) ???
  • Bu yıl daha az yorulup daha cok kazanmak  (böylece evde daha mutlu ve enerjik olabilirim.)
  • Alp'le hayal ettiğim okyanusaşırı tatili yapmak
  • Oğlumun kolluksuz yüzmesi
  • Yine Alp paşanın parmağını yemeye bırakması :)
  • Önümüzdeki kış artık nezle grip yuzunden doktor doktor gezmemek
  • Güneş gören bir eve taşınmak ve  hastalıklardan kurtulmak
  • Alp'le bir tiyatroya bir tarihi önemli yere bir de operaya gitmek
  • Öykü'yü görmeye Munih'e gitmek
  • Doruk'un okula baslamasını görmek
Hımm baska baska:
  • Arkadaşlarımı bol bol ziyaret edebilmek :)
  • Yeni bir kamera almak ve fotografcılıga yeniden merak salmak
  • Her sabah yuzmek ve sonra ofise gidebilmek
  • Bol bol kitap okuyabilmek
  • Hayalimdeki sehre taşınmak..... yok bu liste bitecek gibi degil -ah bir onemli sey daha var.
  • Yine Afrika'ya gitmek
Noel baba anlayacagın ben 2013'te de hic bir seye zamanım olmadıgından, iki ayagımın bir pabuca girdiginden sikayet edip duracagım :)



9 Aralık 2012 Pazar

Ataturk ziyareti



Haftasonu bir dugun için 2 gunlugune Ankara'daydık.
Cumartesi sabahı cocuklarımızı alıp Anıtkabir'e gittik. En son 17 yasımda universite gezisinde gordugum Anıtkabir yine beni cok heyecanlandırdı.
Aslında bir haftasonu cok da zor degil. İstanbul Ankara yolu 4 maksimum 5 saat suruyor, surekli ana yoldan gidiliyor ve Bolu Tuneli işi gercekten kolaylaştırmış .
Anıtkabir'de de hersey cok duzenli ,araclıysanız iceri girilebiliyor, yoksa da girişten iceri ucretsiz servis saglanmış.
Güvenlik konusu biraz hassas , herkes tek tek aranıyor. yine de rahatsız edici değil, olması gerektigi gibi çok medeni...

Ama cok garip bir sey yasadım. Alp'e arabadayken Ataturk'un evine gittigimizi soylemiştim. İceri girip Ataturk'un öldüğünü ve orada yattıgını biranda ogrenince oturup aglamaya basladı. Hic dusunmemiştim, okulda evde surekli Ataturk kahramanını hayal edip onu gormeye gelmişti, işin kotusu biz göremeden o ölüvermişti.
Hem aglamaklı olduk hem de cok hosumuza gitti tabi , 3,5 yasındaki bu saftik oğluşumuza Ataturk ölmedi kalbimizde yasıyor klişesini ögrettik ve oradan ayrıldık .




O gun gezerken Anıtkabir bizi buyuledi. Aslanlı yol, geniş mermerli uzun merdivenli giriş , bir ugultu kulaklarımızın icinde yankılanıyordu sanki . Bu mimariyi merak ettim :

Anıtkabir'in genel mimarisi Türk mimarlığında 1940-1950 yılları arasındaki "II. Ulusal Mimarlık Dönemi" olarak adlandırılan dönemin özelliklerini yansıtır. Bu dönemde daha çok anıtsal yönü ağır basan, simetriye önem veren, kesme taş malzemenin kullanıldığı binalar yapılmıştır, Anıtkabir de bu özelliklere uymaktadır. .
Bu dönem özellikleri ile birlikte Anıtkabir'de Selçuklu ve Osmanlı mimari özelliklerine ve süsleme öğelerine sıkça rastlanır, örneğin dış cephelerde, duvarların çatı ile birleştiği yerde kuleleri dört yandan saran Selçuklu taş işçiliğinde testere dişi olarak adlandırılan bordür bulunmaktadır. Ayrıca Anıtkabir'in bazı yerlerinde (Mehmetçik Kulesi, Müze Müdürlüğü) kullanılan çarkıfelek ve rozet denilen taş süslemeler Selçuklu ve Osmanlı sanatında da göze çarpmaktadır.
Bütün bu özellikleriyle yapıldığı dönemin en iyi mimari örneklerinden biridir...
Dahası icin http://tr.wikipedia.org/wiki/An%C4%B1tkabir#Mimari_.C3.96zellikleri

Yazı benden , fotolar Kate Acar Seda Turkoz'den :)

5 Aralık 2012 Çarşamba

Kukla

Bugun evimizin konusu kukla !

Kukla, tek aktörlü, üç boyutlu,  (taklit ve söze, karşılıklı konuşmaya dayalı geleneksel seyirlik oyundur.
İnsanların kontrol etme arzusunun ortaya çıkarttığı bir sonuçtur.
Eğitimde, edebiyatta, psikolojide kullanılmaktadır.
Türkçe oyuncak bebek anlamına gelen ve bugün Anadolu'da yaşayan korçak, kudurcuk, kaburcuk, koğurcak, kaurcak, lubet, vb. gibi isimlerle yaşayan kukla seyirlik oyunların en eskilerindendir. "Korkolçak", "Çadır hayal" (ipli kukla) adı ile yaşayan kukla Orta Asyada da aynı isimle yaşatılmakta ve Orta Asya'dan getirildiği sanılmaktadır. (http://tr.wikipedia.org/wiki/Kukla)

Biz kucukken o kadar cok oynardık ki ! Kumastan, tahtadan , hatta çam yapraklarından kuklalarımız vardı.
Sonunda da Alp'i kuklalandırdık, bu yuzden de evimizin konusu kukla oldu. 
IKEA'dan hayvan seklinde kuklalar aldık. Sonra da nasıl oynayacagını ona anlattık.
İşte Alp'in ilk tiyatrosu

3 Aralık 2012 Pazartesi

Merak edenlere yeni okul kiyafet yasasi

Bu haber sozcu gazetesinden
Oglumu bu resmin icinde gormek istemiyorum
Ne yapabilirim ki? Hic birsey....

Milli Eğitim’e bağlı okullarda kılık kıyafet serbest kaldı. Ama bu serbestlik de bazı şartlara bağlandı. İşte yönetmelikteki o maddeler: Öğrenciler, tek tip eşofman veya spor kıyafeti giymeye zorlanamaz. Öğrenciler, öğrenim gördükleri okulun arması ve rozeti dışında nişan, arma, sembol, rozet ve benzeri takılar takamaz. Yırtık veya delikli kıyafetler ile şeffaf kıyafetler giyemez. Şort, tayt gibi kıyafetler ile diz üstü etek, derin yırtmaçlı etek, kısa pantolon, kolsuz tişört ve kolsuz gömlek giyemez. Siyasi sembol içeren simge, şekil ve yazıların yer aldığı materyalleri kullanamaz, giysileri giyemez.
İşte Bakan’ın gerekçesi
Yeni yönetmelikte yer alan diğer bir madde de, “Okul içinde baş açık, saçlar temiz ve boyasız olarak bulunur, makyaj yapamaz, bıyık ve sakal bırakamaz” ifadesi yer aldı. Yönetmeliğin gerekçesinde ise dünyadaki uygulamalara bakıldığı, sürekli değişen okul formalarının velilere ek yük getirdiği belirtildi.
Kıyafet zorunluluğu kalktı okulda türban serbest oldu
AKP, okullarda kıyafet zorunluluğunu kaldırdı… İmam hatiplerde ve seçmeli derslerde
türban serbest kaldı. Uygulama seneye… Ama türban bugün itibarıyla okula giriyor…
Milli Eğitim Bakanlığı, tartışmalı bir uygulamaya daha imza attı. 2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı başında 4+4+4 ile ortaokulların imam hatip kısımlarını açan ve kademeli eğitimi getiren Bakanlık, dün yayımladığı genelgeyle türbanı da serbest bıraktı.
“Atatürk” çıkartıldı
31 yıllık kılık- kıyafet yönetmeliğini değiştiren Milli Eğitim Bakanlığı, eski yönetmelikteki, “Bu Yönetmeliğin amaçları, her derece türdeki okullarda; yönetici, öğretmen ve diğer görevli-
lerle, öğrencilerin, Atatürk İnkılap ve ilkelerine uygun, uygar, aşırılıklara kaçmayan ve sade bir kılık kıyafette olmalarını sağlamaktır” ifadesini kaldırdı.
Tek tip dönemi bitti
Yeni yönetmelikle, okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve liselerde kılık ve kıyafet serbest kaldı. Kız öğrenciler, imam-hatip ortaokul ve liseleri ile çok programlı liselerin imam-hatip programlarındaki tüm derslerde, ortaokul ve liselerde ise seçmeli Kur’an-ı Kerim derslerinde türban takabilecek.
İsteyen forma giyer
Mevcut kılık kıyafet uygulaması yıl sonuna kadar geçerli olacak. Yani öğrenciler, önümüzdeki yıldan itibaren okula istedikleri kıyafetle gidebilecek. Ancak “Yıl sonu” şartı türban için geçerli olmayacak. Türban serbestliği bugünden itibaren geçerli sayılacak. Öğrenciler, önlük veya okul üniformalarını 2013- 2014 öğretim yılında da isteğe bağlı olarak giyebilecek.
19 Mayıs’a da yasak
Yönetmeliğe, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı ile 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ile ilgili maddeler de eklendi. Buna göre, 19 Mayıs, 29 Ekim gibi günlerde veya buna benzer kutlamalarda ders içi ve ders dışı faaliyetlerde kullanılmak üzere veliye mali yük getirecek özel kıyafet aldırılmayacak. (ANKA)

2 Aralık 2012 Pazar

Piola

Piola= İstanbul'da çocuklulara güzel pizza keyfi!


Bugun pazar öğlen oglumuzun ve Aslan'ın yaptıgı pizzaları afiyetle yemek için 2 aile Gayrettepe Point Otel altında yeralan Piola'ya gittik.
Çok lezzetli pizzaları muhteşem mini kalecik karacı şarabımız eşliğinde yedik .
Başbaşa bir date için su ana kadar super gözükse de hicccc olacak gibi degil, çünkü bu atmosferin içinde 15 çocuk var, pizza yapıyor, palyaco etrafında oyunlar oynuyor!!!
Piola'yı 6 yasına kadar cocuklu pizzaseverler icin cok tavsiye ediyoruz :) biz heralde daha bir kac kez gidecegiz!
http://www.eksisozluk.com/show.asp?t=piola